Yeri Meclis değil demir parmaklıklar

GÜNDEM 08.06.2021 - 12:19, Güncelleme: 14.02.2024 - 06:37 1612+ kez okundu.
 

Yeri Meclis değil demir parmaklıklar

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Marmara Denizi'ndeki müsilaj tehlikesiyle ilgili, 'Çevreyi dikkate almayan her adımın sonuç itibariyle faturası ağır olacaktır. Kaldı ki ekolojik hassasiyet ve çevre etiğinin ilkelerine uymak hem bugünümüze değer yükleyecektir' dedi. Ahmet Şık'ın sözlerine değinen Bahçeli, 'Dokunulmazlığı kaldırılıp yargıya teslim edilmeli. Yeri Meclis değil demir parmaklıklardır. Bu aşağılık tiplere tahammül edemeyiz' ifadelerine yer verdi.

MHP lideri Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle; Marmara Denizi'nde baş gösteren, şu günlerde feci bir boyuta ulaşan deniz salyası istilası, çevre üzerinde bir kez daha, fakat daha kararlı, derinlikli düşünmemize yol açmıştır. Büyük oranda kirli su ve atıkların tesiri ile ortaya çıkan mikrobiyolojik varlıklar yoğun biçimde sahillerimize tutunmuştur. Bazı kıyı şeridinde insanlarımızın denize çıkışı bile salya baskını ile engellenmiştir. Deniz salyasının dibe indiği de gözlenmektedir. Deniz canlılarının oksijeni kesilmektedir.   Çevre felaketi ile karşı karşıya olduğumuz açıktır. Entegre çevre politikaları geliştirilmelidir. Tarım, çevre ve teknoloji politikaları eş zamanlı uygulanmalıdır. Sürdürülebilir bir hayat çevrenin yıkımı ile değil, imarı ve ihyası ile gerçekleşmelidir. Kirli bir denizin çevresinde sağlıklı hayat kurulamaz. Sahillerimizi işgal eden deniz salyası ile mücadelede alınacak tedbirlere samimiyetle destek vereceğimizi, yapılan ve yapılacak her çalışmanın yanında duracağımızı kararlılıkla ifade ediyorum. Siyasi partilere düşen öncelikli görev bu meseleyi istismar etmemektir. Siyasi rant hesabına kimse düşmemelidir. Deniz salyası ile mücadeledeki 21 maddelik eylem planını ve bugün başlatılacak deniz temizliği seferberliğini yürekten destekliyoruz.   Çevreyi dikkate almayan her adımın sonuç itibariyle faturası ağır olacaktır. Kaldı ki ekolojik hassasiyet ve çevre etiğinin ilkelerine uymak hem bugünümüze değer yükleyecektir. "SIR VERME GAFLETİNE DÜŞMEYİN" Dilek ve ümidimiz siyasi etik yasasının daha fazla gecikmeden süratle çıkarılmasıdır. Siyaset centilmenlik içinde yapılmalıdır. Söylenenin aksine su testisi su yolunda kırılmadan adresine ulaşılabilmelidir, siyaset bunun için vardır. Doğru sözlü, yüce gönüllü, yumuşak huylu, ağır başlı, zalime düşman mazluma dost bir siyaset huzurun anahtarıdır. Geçmişine sırt dönüp çıkarlarına bakanların görünürlüğü artmıştır.   Türkiye'de Başbakanlık yapmış bir şahsın, kendisiyle birlikte mezara gitmesi gereken sırları saçması, devletin kimlere geldiğini göstermiştir. Serok Ahmet böyledir, bu Serok'un yanında sakın konuşmayın aman ha sır verme gafletine düşmeyin. Aynı şey selamsız Babacan için de geçerlidir. Serok için deniz bitmiş, filikası su almıştır. Zillet İttifakını asıl ve yedek kadrosunu teşkil eden siyasi partinin başkanlarının iddia ve itirafları düşünce namusu açısından yüz kızartıcıdır. Demokrasinin hakim olduğu ülkelerde muhalefet partileri birbirleriyle çelişir gibi olan düşüncelerini göstermekte sorumludur.   Demokrasinin bekası iki ucu keskin bıçak gibi parlayan bu hassasiyete bağlıdır. Herkesi buna uymaya bekliyoruz. Serak ve devasızın buna uymayacağını da peşinen biliyoruz. Eğer iktidar karşısına geçen muhalefet partileri devleti ve milleti kötülemeye pahasına da olsa her şeyi kötülemek yoluna çıkarsa, iktidarla muhalefet arasındaki husumet soysuzlaşırsa demokratik rejimin atisi yoktur. Bu sözlerin sahibi Merhum İsmet İnönü'dür. İlerleyen yıllarda İnönü'nün yerinde yeller estiği de bir başka konudur.   HDP'YE YENİDEN KAPATMA DAVASI HDP, CHP ile İP'i çoktan kafeslemiş üzerlerine de kilidi vurmuştur. HDP'nin bir eş başkanı, seçimlerde iş birliğinin kaçınılmaz olduğunu söyleyerek cesur adımları ifade ederken plan çerçevesinde konuştuğunu ihsas etmiştir. Kamuoyunu hazırlama süreci devrededir. 2023 seçimlerinde ne olacağından daha önce devasa olan HDP'nin kapatılması sorunu vardır. HDP'nin kapatılması artık hukukun konusudur. Bundan sonra bütün gözler AYM'ye çevrilmiştir. Kanlı ve karanlık sayfa artık kapatılmalıdır. İhanetin bedelini ödeteceksek daha ne duruyoruz?   AHMET ŞIK HAKKINDA SORUŞTURMA TİP'li bir milletvekilin "Bu devlet katil, bu devleti yıkmamız gerekiyor" iftiraları karşısında ne yapacağız? Böyle bir alçak, TBMM'de bizimle aynı havayı teneffüs ediyor. Devlete katil diyen bu soysuz hazinesinden maaşını alıyor. Bu suçlu bilmelidir ki Türkiye Cumhuriyeti katil olsaydı bugün bulunduğun yer TBMM değil mezarlık olurdu.   Dokunulmazlığı kaldırılıp yargıya teslim edilmeli. Yeri Meclis değil demir parmaklıklardır. Bu aşağılık tiplere tahammül edemeyiz. Bu bölücünün layık olduğu yer demir parmaklıklar arkasıdır. HDP terörün siyaset ayağıdır. HDP'nin kapatılması kaydının silinmesi hepimizin namus borcudur.   Bununla birlikte HDP'li bölücü milletvekillerine gereği yapılmalıdır. HDP'nin kapatılması, siyasetten kaydının silinmesi, hepimizin ve özellikle AYM'nin namus borcudur.   TERÖRLE MÜCADELE Terörle mücadeleyi her saha ve zeminde kararlılıkla icra ediyoruz. Üst düzey terör baronları başarıyla yok edilmektedir. PKK'nın Mahmur genel sorumlusunun muazzam bir operasyonla etkisiz hale getirilmesi bunlardan bir tanesidir.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Marmara Denizi'ndeki müsilaj tehlikesiyle ilgili, 'Çevreyi dikkate almayan her adımın sonuç itibariyle faturası ağır olacaktır. Kaldı ki ekolojik hassasiyet ve çevre etiğinin ilkelerine uymak hem bugünümüze değer yükleyecektir' dedi. Ahmet Şık'ın sözlerine değinen Bahçeli, 'Dokunulmazlığı kaldırılıp yargıya teslim edilmeli. Yeri Meclis değil demir parmaklıklardır. Bu aşağılık tiplere tahammül edemeyiz' ifadelerine yer verdi.

MHP lideri Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle; Marmara Denizi'nde baş gösteren, şu günlerde feci bir boyuta ulaşan deniz salyası istilası, çevre üzerinde bir kez daha, fakat daha kararlı, derinlikli düşünmemize yol açmıştır. Büyük oranda kirli su ve atıkların tesiri ile ortaya çıkan mikrobiyolojik varlıklar yoğun biçimde sahillerimize tutunmuştur. Bazı kıyı şeridinde insanlarımızın denize çıkışı bile salya baskını ile engellenmiştir. Deniz salyasının dibe indiği de gözlenmektedir. Deniz canlılarının oksijeni kesilmektedir.

 

Çevre felaketi ile karşı karşıya olduğumuz açıktır. Entegre çevre politikaları geliştirilmelidir. Tarım, çevre ve teknoloji politikaları eş zamanlı uygulanmalıdır. Sürdürülebilir bir hayat çevrenin yıkımı ile değil, imarı ve ihyası ile gerçekleşmelidir. Kirli bir denizin çevresinde sağlıklı hayat kurulamaz. Sahillerimizi işgal eden deniz salyası ile mücadelede alınacak tedbirlere samimiyetle destek vereceğimizi, yapılan ve yapılacak her çalışmanın yanında duracağımızı kararlılıkla ifade ediyorum. Siyasi partilere düşen öncelikli görev bu meseleyi istismar etmemektir. Siyasi rant hesabına kimse düşmemelidir. Deniz salyası ile mücadeledeki 21 maddelik eylem planını ve bugün başlatılacak deniz temizliği seferberliğini yürekten destekliyoruz.

 

Çevreyi dikkate almayan her adımın sonuç itibariyle faturası ağır olacaktır. Kaldı ki ekolojik hassasiyet ve çevre etiğinin ilkelerine uymak hem bugünümüze değer yükleyecektir.


"SIR VERME GAFLETİNE DÜŞMEYİN"

Dilek ve ümidimiz siyasi etik yasasının daha fazla gecikmeden süratle çıkarılmasıdır. Siyaset centilmenlik içinde yapılmalıdır. Söylenenin aksine su testisi su yolunda kırılmadan adresine ulaşılabilmelidir, siyaset bunun için vardır. Doğru sözlü, yüce gönüllü, yumuşak huylu, ağır başlı, zalime düşman mazluma dost bir siyaset huzurun anahtarıdır. Geçmişine sırt dönüp çıkarlarına bakanların görünürlüğü artmıştır.

 

Türkiye'de Başbakanlık yapmış bir şahsın, kendisiyle birlikte mezara gitmesi gereken sırları saçması, devletin kimlere geldiğini göstermiştir. Serok Ahmet böyledir, bu Serok'un yanında sakın konuşmayın aman ha sır verme gafletine düşmeyin. Aynı şey selamsız Babacan için de geçerlidir. Serok için deniz bitmiş, filikası su almıştır. Zillet İttifakını asıl ve yedek kadrosunu teşkil eden siyasi partinin başkanlarının iddia ve itirafları düşünce namusu açısından yüz kızartıcıdır. Demokrasinin hakim olduğu ülkelerde muhalefet partileri birbirleriyle çelişir gibi olan düşüncelerini göstermekte sorumludur.

 

Demokrasinin bekası iki ucu keskin bıçak gibi parlayan bu hassasiyete bağlıdır. Herkesi buna uymaya bekliyoruz. Serak ve devasızın buna uymayacağını da peşinen biliyoruz. Eğer iktidar karşısına geçen muhalefet partileri devleti ve milleti kötülemeye pahasına da olsa her şeyi kötülemek yoluna çıkarsa, iktidarla muhalefet arasındaki husumet soysuzlaşırsa demokratik rejimin atisi yoktur. Bu sözlerin sahibi Merhum İsmet İnönü'dür. İlerleyen yıllarda İnönü'nün yerinde yeller estiği de bir başka konudur.

 

HDP'YE YENİDEN KAPATMA DAVASI

HDP, CHP ile İP'i çoktan kafeslemiş üzerlerine de kilidi vurmuştur. HDP'nin bir eş başkanı, seçimlerde iş birliğinin kaçınılmaz olduğunu söyleyerek cesur adımları ifade ederken plan çerçevesinde konuştuğunu ihsas etmiştir. Kamuoyunu hazırlama süreci devrededir. 2023 seçimlerinde ne olacağından daha önce devasa olan HDP'nin kapatılması sorunu vardır. HDP'nin kapatılması artık hukukun konusudur. Bundan sonra bütün gözler AYM'ye çevrilmiştir. Kanlı ve karanlık sayfa artık kapatılmalıdır. İhanetin bedelini ödeteceksek daha ne duruyoruz?

 

AHMET ŞIK HAKKINDA SORUŞTURMA

TİP'li bir milletvekilin "Bu devlet katil, bu devleti yıkmamız gerekiyor" iftiraları karşısında ne yapacağız? Böyle bir alçak, TBMM'de bizimle aynı havayı teneffüs ediyor. Devlete katil diyen bu soysuz hazinesinden maaşını alıyor. Bu suçlu bilmelidir ki Türkiye Cumhuriyeti katil olsaydı bugün bulunduğun yer TBMM değil mezarlık olurdu.

 

Dokunulmazlığı kaldırılıp yargıya teslim edilmeli. Yeri Meclis değil demir parmaklıklardır. Bu aşağılık tiplere tahammül edemeyiz. Bu bölücünün layık olduğu yer demir parmaklıklar arkasıdır. HDP terörün siyaset ayağıdır. HDP'nin kapatılması kaydının silinmesi hepimizin namus borcudur.

 

Bununla birlikte HDP'li bölücü milletvekillerine gereği yapılmalıdır. HDP'nin kapatılması, siyasetten kaydının silinmesi, hepimizin ve özellikle AYM'nin namus borcudur.

 

TERÖRLE MÜCADELE

Terörle mücadeleyi her saha ve zeminde kararlılıkla icra ediyoruz. Üst düzey terör baronları başarıyla yok edilmektedir. PKK'nın Mahmur genel sorumlusunun muazzam bir operasyonla etkisiz hale getirilmesi bunlardan bir tanesidir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve turkishdailynews.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.